Cumhuriyetimizin kuruluşundan bugüne kadar devam eden Şalpazarı İlçemizde yaşanan her türlü hafızalarımızda iz bırakmış acı olayların derlemesini yaparak bir kitapta toplamayı düşündüğünüz esnada bu araştırmamızı bazı ana başlıklarda toplama gereği hissettik. ‘’Şalpazarı İlçemizde yaşanan acı olaylar’’ çalışmamızın doğal afet ve sel su taşkınlarından dolayı geçmişten günümüze kadar uzanan zaman diliminde bu olaylara tanıklık yapanların anlatımlarını meslek gereği dinleyerek kayıt altına aldık. Tabi bu anlatılanları dinlerken bizlerde zaman tüneline doğru yolculuk yaparak bazı olaylara tanıklık yaptığımız anlar hafızalarımızda canlandı.
Değerli okuyucularımız yine nefes almadan okuyacağınızı umduğumuz Şalpazarı acı olayları bölüm çalışmamızdaki bir yazımızı sizlerle paylaşıyorum.
Trabzon’a bağlı 18 İlçesinin sahil şeridin iç kesiminde bulunan 8 İlçeden birisi olan 11.778 nüfuslu Şalpazarı İlçesi Vakfıkebir İlçesine bağlı Bucak olduğu 1967 yılı Temmuz ayının 27’sinde yaşanan doğal afet sele kapılarak yaşamını yitiren İlçeye bağlı Sugören mahallesi sakinlerinden merhum Selahattin Bulan eşi Sevim Bulan sele kapılmıştı.
İlçe Esnafı Hüseyin Albayrak Anlatıyor; Şalpazarı genelindeki ‘’Acı Olaylar’’ çalışmamızı yaptığımız esnada 1967 Yılı Temmuz ayında yaşanan ölüme neden olan doğal afet sel şu an Şalpazarı İlçe PTT binası önündeki Köprü inşaat halinde olduğu dönemde sel olmuş. Şalpazarı İlçesini Dereköy mahallesine bağlayan köprünün selin olduğu yıllarda yapımına başlandığı da yaşanan büyük selde köprü tablası iskeleti için kurulan tablaların sele kapıldığını sel sularının normale dönmesinden sonra tekrar tablalar yapılarak inşaat tamamlandığını anlattı.
Sele Kapılan Merhumenin Oğlu Anlatıyor; Merhumenin büyük oğlu emekli din görevlisi Hasan Bulan’ın aile büyüklerinden öğrendiği bilgilere göre gözü yaşlı bir şekilde şöyle anlatıyor. Sevim Annem 1967 yılı Temmuz ayının 27’si akşamı ikamet ettiği İlçeye bağlı Sugören mahallesindeki evimizin yanında aşırı yağmur sularının toprak kütlesini yar dediğimiz çamurların oluşumuyla beraber su kanalları dolmuş. Çamur birikintileri ile kapanan su kanalını açtığı sırada daha büyük kütle yukarıdan aşağı gelerek 1949 doğumlu 18 yaşındaki annemi de alarak önüne ne geldiyse hepsini Karadeniz’e indirmiş diyor. Annemizin sele kapıldığı yer Şalpazarı İlçe merkezine 1500 metre evimizin bulunduğu yer dere yatağına 200 metre civarında olduğu belirtildi. Talihsiz Sevim annenin cesedi Şalpazarı İlçesi yerine Karadeniz’in hırçın dalgalarının bulunduğu Çarşıbaşı sahilinde balıkçılar tarafından bulunduğu kayıp cesedi arayan yakınları tarafından tespit edildi.
Şalpazarı Sugören mahallesi de sele kapılan Sevim annenin cesedi 2 gün sonra Balıkçılar tarafından bulunmuş cesedi bulan balıkçı evden çarşaf alarak cesedi kapatmaya çalıştığı sırada merhumenin kardeşi merhum İslam Ali Aksoy cesedi tanımasıyla bulunmuş.
Büyüklerim Anlattıklarını Anlatıyorum; Büyüklerimin anlatmasına göre dere Şalpazarı’nda Cürüğuna kadar yükselmiş bembeyaz bir şekilde araba yolu gibi bir görüntü oluşmuş diyor.
1967 selinde yaşamını yitiren merhume Sevim Annenin 2 evladından en büyüğü olan 1963 doğumlu Hasan Bulan küçük kardeşim annem sele kapılarak öldüğünde 6 aylıktı. Biz annemizi hiç hatırlamıyorum şimdiki neslin çocukları çok şanslılar onlar daha küçük yaşlarda annesini babasını hatırlıyorlar.
Merhumenin büyük oğlu emekli din görevlisi Vakfıkebir İlçesi’ nde Okuduğu sıralarda Vakfıkebir Nüfus müdürlüğündeki evlilik kaydı zamanında fotoğrafı var mı diye bunu dahi araştırdım Annemize ait hiçbir yerde fotoğraf yok onun için Anne özlemi ben de çok ama ne y apalım Allah’tan gelen bir doğa olayı hiç hatırlamıyorum bu da zamanlar ilerledi neredeyse 57 yıl oldu bizden ayrılalı diyor.
21 Yıl Sonra Aile Aynı Acıyı Yaşadı; Hatırlanacağı gibi Trabzon’u Doğu Anadolu ve Yurt dışına bağlayan Trabzon Maçka Çatak mevkiinde eski yol 23 Haziran 1988 tarihinde meydana gelen 64 kişinin hayatını kaybettiği heyelanda Bayburt’a arı kovanları götürüp Şalpazarı’na dönüşe geçen ancak büyük toprak kayması öncesinde ufak çaplı kaymaların yaşanmasından dolayı güzergâhta bulunan Karayollarının Bakım evi personeli yolun açılması tehlike oluşturduğundan çalışmalara son vermişti. Büyük heyelanın yaşandığı yerde bulunan kahvehanelerde toplanan insanlara karayolları görevlisi kahvehane işletmecisine burayı boşaltın yukarıdan kayalar geliyor karanlıkta tehlikeyi göremiyoruz demesine rağmen işletme sahibi işlerin yoğunluğuna yetişemediğinden evden diğer 2 evladını daha kahvehaneye çağırmıştı. Yukarıdan gelen büyük kütleyle beraber kahvehane sahibi ve 2 oğlunun da aralarında bulunduğu 64 kişiyi yutan toprak kütlesi içinde 1967 selinde Şalpazarı’nda sele kapılarak Çarşıbaşı İlçesi açıklarında bulunan Sevim Bulan’ın dayısının oğlu Hasan Aksoy’da 21 yıl sonra heyelanda öldü.
Devrilen Telefon Direklerini Onarmaya Geldiğinde Büyük Acıya Tanık Oldu; Trabzon Maçka Çatak mevkiinde 23 Haziran 1988 tarihinde heyelan sonucu 64 kişinin öldüğü kaza yerinde telefon şebekesini onarmak için gelen PTT çalışanı Ali Aksoy amcasının oğlu Hasan Aksoy’un aracının kenarını kayanın altında görünce elim ayağıma dolaştı ne yapacağımı şaşırdım şimdiki gibi teknoloji icadı cep telefonu bulunmuyor. Ben bir PTT Çalışanı olarak seyyar telefonum ile İlçemde bir esnafı arayarak bilgi aldım. Aradığım esnafta bana Ali baban çok merak ediyor. Hasan Bayburt’a arı götürmüş bu günlere gelecekti gelmedi diye söyleyince o zaman anladım ki amca oğlunun da toprak altında olduğunu öğrendi.
Merhumun Cesedine 7 Günde Ulaşıldı; Şalpazarı İlçesinde 1967 yılında sele kapılan merhume Sevim Bulan’ın dayısın oğlu Hasan Aksoy Bayburt’ arılarının bırakıp döndüğü sırada kapana yoldan dolayı bekledikleri yerde heyelana kapılması dan 7 gün sonra cesedine ulaşılmış cesedine ulaşılan Hasan Aksoy aynı gün Şalpazarı İlçesine bağlı Sugören mahallesine getirilerek toprağa verdiğini belirtti.