Çok değerli Şalpazarı Ses Gazete ailesi Büyükliman Posta Gazete okuyucularımız. Haftada Salı ve Cuma günleri Büyükliman Bölgesinde okuyucularıyla buluşan Salı günkü Gazteenin köşesine değerlendirmeleri yazıyorum. yazılı Basın Gazetemizin Salı günleri bana ayrılan köşemde bazı konulara değinerek makaleler yazarak bölge okurlarım tarafından ivedilikle okunduklarını duydukları memnuniyetleri bizleri arayarak yazılarınızı ve haberlerinizi gerek yazılı basın Büyükliman Posta Gazetesi, gerek ‘’Şalpazarı Ses Gazete web sayfamızdaki güncel konuları içeren paylaşımlardan dolayı bizlere teşekkür etmeleri bizleri o kadar çok mutlu ediyor ki bunu anlatmak mümkün olmaz. Yolda bir yerden bir yere giderken ağlayan bir çocuk görüp yanına yaklaşarak yanında bulunan bir şeker, ya da bir sakız vererek çocuğun ağlaması kesilip bir tebessümle gülümseyince mutlu olan çocuklar gibi güncel haber ve makalemize gelen olumlu yorumlar da bizleri mutlu ediyor bu olay her zaman olmasa da bazen oluyor.
Değerli okuyucularımız geçtiğimiz 11 Ekim Cuma günü Gazeteci yazar Fatih Erol & Mustafa Topsakal’ın birlikte hazırlayarak okurlarıyla buluşan ‘’Geçmişten Günümüze Trabzon’da Doğal Afetler’’ Kitap tanıtım ve söyleşi programına katılım sağladık. Yazar Fatih Erol kardeşimizin bu eserine karınca kararınca bizde bilgi desteğinde bulunduk. Kitap imza günü öncesindeki yaklaşık 3 saatlik konferans da çok önemli Trabzon tarihindeki 300 yıllık doğal afet anlatımlarına tanık olduk ardından da yazarların imzaladıkları kitaplar şahsımıza teslimi ile program sona erdi.
Bölgemizde Yaşanan Acı Olaylar Çalışması; Değerli Okuyucularım uzun zamandır Bölgemiz genelinde yaşanan acı olaylara tanık olduğunuz bir haberin yaklaşan yıl dönümü münasebetiyle bazı haber başlıklarını sosyal medya sayfalardaki paylaşım gruplarımdan paylaştığım oluyor. Az kaldı nefes almadan okunacak bir yazı dizisi için sona yaklaşıyoruz biraz daha sabır diyoruz.
Halkın Kokarca Kabusu; Son günlerde gerek sosyal medya sayfalarından, gerek yazılı merciler tarafından yaklaşan kış mevsimlerinde kendilerine barınarak çoğalacak yer arayan bu tehlikeli böcek için yapılan uyarıları görüyoruz. Ancak bundan nasıl kurtaracağız bağımız bahçemizi bunun için nasıl bir yol izlenecek kesin bir çalışma başlatılmadığını gözlemliyoruz. Evlerimizin kapılarına kadar geldiler her geçen gün artarak çoğalan böcekleri gördüğünüz yerde öldürün diyorlar. Ancak bunun uçan bir böcek olduğunu bilmiyorlar mı bir de bu eskiden yeşil renkli olan kokarcadan tehlikeli olduğu kadar uçma esnasında ok misali insanların yüz ve göz kısmını daha çok severek bu bölgelerde tehlike olduğunu gözlemledik. Bazı sosyal medya dostlarım büyük bir iş yapmış gibi bu gün şu kadar kokarca öldürdüm diye paylaşım yapıyor. Bana göre 2019 Yılında Çinin Wuhan kentinde ilk görülen vaka kısa zaman içinde tüm dünyada ölümlere neden olan Koronavirüs Covit-19 kadar tehlikelidir diye düşünüyorum. Devletimizin bunun için bir önlem almalıdır diyorum. Önüne ne gelirse hepsini zehirlemeye devam eden bir böcek türü. Bölgemizin tek geçim kaynağı olan fındık üreticileri yaklaşan Kokarca tehlikesini farkında değiller diye düşünüyorum.