Adalet ve Kalkınma Partisi (AK Parti) Şalpazarı’nda yıllar içinde önemli bir kan kaybı yaşamıştır. Bu durumun temel sebeplerinden biri, ilçe başkanlığı görevine hak eden isimlerin değil, belirli grupların ve etkili kişilerin dayattığı adayların atanmasıdır. Kuruluş felsefesinden uzaklaşan bu anlayış, Şalpazarı’nda partinin tabanıyla olan bağını zayıflatmış ve kırılmalara yol açmıştır.
Kurucu Başkanın Görevden Alınmasıyla Başlayan Dönüşüm; Rahmetli Fevzi Atar, partinin kurucu başkanı olarak zorlu süreçlerde büyük fedakârlıklar yapmıştır. Ancak, bir belediye başkanlığını kaybeden Ahmet Yüksel Gülay’ın il yönetimine girerek yaptığı baskılar ve bazı vaatlerle Atar görevden alınmış, yerine partiyle geçmişi olmayan Nevzat Çabuk atanmıştır. Bu atama, partideki ilk kırılmanın başlangıcı olmuştur. Partiye emek veren, taban tarafından desteklenen isimlerin yerine tepeden inme bir yönetim anlayışı, Şalpazarı’nda AK Parti’nin zeminini sarsmaya başlamıştır.
Dengesizlik ve İhtiraslar Yönetimi Sarsıyor; Nevzat Çabuk’un ardından göreve Yusuf Yılmaz atanmıştır. Görev süresinin sonunda sağlık nedenleriyle aday olmayan Yılmaz’ın yerine, belediye seçimlerinde denge sağlamak adına Metin Günay atanmıştır. Ancak, AK Parti kültürüyle yetişmeyen bir ismin atanması, partide yeni kırılmalara ve ihtirasların yükselmesine neden olmuştur. Günay, bir belediye başkan adayı belirlemede dahi başarılı olamamış ve seçim sonrası görevden alınmıştır.
Yerine yine partinin yerel dinamiklerinden kopuk bir aday atanmıştır. Bu süreçte ilçe başkanı ve belediye başkanı arasında oluşan ittifak ve sonrasındaki çekişmeler, partideki huzursuzluğu daha da derinleştirmiştir.
Oylar Neden Düştü?; AK Parti’nin Şalpazarı’ndaki oyları, yıllar içinde 6 binlerden 2 bin 500’lere kadar gerilemiştir. Bu düşüşün arkasında, halkın taleplerine kulak verilmemesi ve yönetim tercihlerinin tabanın beklentilerinden uzak olması yatmaktadır. Zeki Çabuk’un bu kırılmayı önlemek adına hangi adımları attığı ise bir soru işaretidir. Çabuk’un görevde kalmasında ısrar edilmesi, “hizmetten ziyade benim adamım olsun” anlayışının hâkim olduğunu düşündürmektedir.
Kurtuluş: Kuruluşa Dönüş ve Diriliş Kongresi; Şalpazarı’nda AK Parti’nin kurtuluşu, kuruluşa dönüşten geçmektedir. Partiyi belirli grupların etkisinden kurtarmak, tabanın sesine kulak veren, AK Parti kültürüyle yetişmiş isimlerle yola devam etmek şarttır. Önümüzdeki kongre, bu anlamda bir diriliş kongresi olmalıdır. Aksi takdirde, mevcut gidişat partinin Şalpazarı’ndaki varlığını daha da zayıflatacaktır.
Şalpazarı Eski AK Parti yöneticisi Muhammet Muhcu
Saygılarımla.